Market Alışverişi Yaparken Dikkat Edilecekler Listesi
Haftada en az bir kez ya evimizin etrafındaki bir marketten ya da yakınlardaki bir alışveriş merkezinde yer alan süpermarketten alışveriş yapıyoruz. Alışverişi tamamlayıp kasada ödeme aşamasına geçtiğimizde kasiyerin söylediği tutar bizi hep şaşırtıyor ve “Ne kadar da çok şey almışım?” diye kendi kendimize söyleniyoruz. Eve gelip de aldıklarımızı dolaba yerleştirirken ise çoğunun hiç aklımızda olmayan ürünler olduğunu fark ediyoruz. Peki, neden böyle oluyor? Cevabı basit. Çünkü marketler ve marketlerin raflarında yer alan markaların pazarlamacıları, yıllardır “Acaba nasıl daha fazla ürün satabiliriz?” diyerek stratejiler geliştiriyor. Bunlarla mücadele edebilmemiz çok zor. Ama bize bir şeyler satmaya çalışanların stratejilerini bilirsek belki kendimizi koruyabilmemiz mümkün olur.
Reader’s Digest dergisi, bu ayki sayısında tüketicilere daha fazla ürün satabilmek için hazırlanmış ve müşterilerin uzak durması gereken 50 süpermarket hilesini açıkladı. Gıda uzmanları, sektör analistleri ve süpermarket çalışanlarından derledikleri bilgiler ile oluşturdukları listeden seçtiğim 16 hileyi ve bu hilelere karşı geliştirebileceğiniz çözümleri yazdım. Böylelikle, market alışverişi yaparken dikkat edilecekleri öğrenip, bundan sonraki alışverişlerimizde bu tuzaklara düşmeyeceğiz ve paramız cebimizde kalacak.
İşte 16 süpermarket hilesi ve korunmak için çözüm önerileri:
1) Duygular pazarlamada büyük rol oynarlar: Market koridorlarında dolaşırken çoğu zaman taze ekmek veya kızarmış tavuk gibi ağzımı sulandıracak kokular duyarız. Ağzımızı sulandıran bu kokular, bizi alışveriş disiplininden koparır ve aslında o gün aklımızda olmayan şeyleri de alışveriş sepetimize ekleriz. En iyi çözüm, açken alışverişe gitmemek.
2) Market arabalarının büyümesi tesadüf değildir: Süpermarketlerde alışveriş sepetlerinin boyu gittikçe büyüyor. Artık 3 çocuklu bir aileyi rahatlıkla taşıyacak boyuta ulaştı. Market arabasının boyu arttıkça, müşterilerin alışveriş yapma dürtüsü de artıyor. En iyi çözüm, alışverişte market arabası kullanmamak, mecbursak da en küçük sepet ile idare etmek.
3) İnsanlar ne kadar çok alırsa, o kadar çok tüketiyor: Normalde bir hafta içerisinde 6’lı paket soda tüketiyorsanız, sodalar 12’li paketlere konulduğunda, bu sefer haftada 12 soda içmeye başlayacaksınız. Çünkü bir süre sonra, beyniniz bunu “Standard boy” olarak algılamaya başlayacak. En iyi çözüm, birlikte paketlenmiş ürünlerden uzak durmak.
4) Ortalama bir tüketici en fazla 4 ürünün fiyatını aklında tutabilir: Ekmek, süt, yumurta ve yoğurdun fiyatı zihninizde üç aşağı beş yukarı yer etmiştir. Market raflarında yer alan binlerce diğer ürünün olması gereken fiyatına ilişkin ise fikriniz yoktur. “İndirim”, “3 al 2 öde” gibi yazılar sizi cezbetmeye yetecektir. En iyi çözüm, önceki alışverişlerimizden çıkardığımız ortalama fiyatları alışveriş listemizde yer alan ürünlerin karşısına yazmak ve alışveriş yaparken kontrol edip, karar vermek.
5) Meyve sebze reyonu mağazanın girişindedir: Çünkü, bu ürünlerdeki canlı renkler sizi iyi bir moda sokar ve keyfiniz yerindeyse daha çok alışveriş yaparsınız. En iyi çözüm, alışverişe mağazanın ortasından başlamaktır.
6) Müşterilerin %60’ı kasa sırasında aldıklarının bir kısmını geri bırakır: Bunu bilen süpermarketler, kasa geçişlerini daha dar yapmaya başlamışlardır. Böylelikle, son dakikada almaktan vezgeçtiğiniz ürünleri geri bırakma şansınızı azaltırlar. En iyi çözüm, kasa sırasına girmeden sepeti tekrar gözden geçirmektir.
7) Oyalanmamıza izin verirler: Çünkü biz market içerisinde vakit harcadıkça daha çok para da harcarız. Sadece yumurta almak için girmiştim deyip, 100 liralık bir alışveriş yaparken bulabiliriz kendimizi. En iyi çözüm, sağa sola bakmadan doğrudan alacağımız ürünü alıp kasaya yönelmektir.
8) Tasarruf etmek için kulaklık takın ve müzik dinleyin: Süpermarketlerde çalan müzikler ortalama kalp atış hızından daha yavaştır. Bu ritim sizi yavaşlatır ve böylelikle markette daha çok zaman ve para harcarsınız. (7. maddeye bakınız). Çözüm, kulaklıkla alışveriş yapıp hızlı müzikler dinlemektir.
9) Bazı marketler ısı sensörleri kullanır: Böylelikle, müşterilerin mağazanın neresinde olduklarını takip eder ve ne zaman kasaya yöneleceklerini tahmin ederek, açık kasa sayısını artırarak kasa önlerindeki yığılmayı önler. Kasa önünde bekleme süreniz ne kadar az ise, aldıklarınızdan bazılarını bırakma şansınız o kadar düşüktür. En iyi çözüm, alışverişi tamamladıktan sonra, en kalabalık sıranın olduğu kasada bekleyip, aldıklarınızı gözden geçirmektir.
10) Süt reyonu mağazanın arkasında yer alır: Süt gibi her evin ihtiyacı olan bir ürünü almak için tüm market koridorunu baştan sona geçmek zorunda kalırsınız. Bu uzun yolculuğunuz sırasında, aklınıza giren şeytan belki size birkaç şey daha aldırır. Her ne kadar marketler bunun lojistik ile ilgili olduklarını söyleseler de siz eğer sadece süt alacaksanız kafanızı sağa sola çevirmeden doğrudan süt reyonuna yönelin.
11) Haftalık alışverişinizin %80’i aynıdır: Alışveriş yaptıktan sonra fişinizde yazan tutarları bir sonraki alışverişiniz için oluşturduğunuz listeye ekleyin ve böylelikle diğer alışverişinizi yaparken gerçekten indirimde olan ürünlerin farkına varın.
12) Sebze ve meyvelerin üzerindeki çiğ taneleri: Marketlerde sebze ve meyve reyonlarında ürünlerin üzerine su sıkılır. Böylelikle tazeymiş imajı verilse de, sıkılan su ürünlerin daha çabuk bozulmasına neden olur. Çözüm, bu tip cinliklere aldanmamak.
13) Market koridorlarında kümelenmiş ürün yığınlarına aldanmayın: Özellikle hipermarket koridorlarında gördüğümüz kümelenmiş ürünler zihnimizde ucuz algısı yaratsa da gerçekte buralar ilgili markalara süpermarket tarafından promosyon amacıyla kiralanmış yerlerdir ve her zaman ucuz olmayabilirler. En iyi çözüm, bu ürün yığınlarından uzak durmaktır.
14) İndirim kataloglarında yer alan ürünler gerçekten indirimde olmayabilir: Bir çok market, raflarında yer verdiği markaları, indirim kataloglarında yer almaları için de zorlar ve kimi zaman bu kataloglar için markalardan para alır. Kataloglarda yer alan ürünler, her zaman indirimde olmayabilir. En iyi çözüm, marketin her dediğine inanmamaktır.
15) Aldığınız ekmekler kahverengi kağıt paketlerde satılır: Çünkü, bu kahverengi kağıt paket ekmeği kolay bayatlatır ve sizi yeni şeyler almak için kısa zaman sonra markete geri döndürür. En iyi çözüm, ekmeği eve getirdikten sonra iyi muhafaza edip, bayatlamasını geciktirmek ve böylelikle marketten uzak durmak.
16) Market kalabalıkken alışveriş yapmayın: Market alışverişi konusunda yapılan çalışmalar, insanların mağaza kalabalıkken sürüye ayak uydurup daha çok alışveriş yaptıklarını gösteriyor. En iyi çözüm, hafta sonları süpermarketler ve alışveriş merkezlerinden uzak durmak.
Peki, sizler alışverişe çıkarken nelere dikkate ediyorsunuz? Marketlerin sizlere daha fazla ürün satmak için geliştirdiği buna benzer stratejiler neler olabilir? Aşağıda yer alan yorum bölümünden düşüncelerinizi iletebilirsiniz.