Türkiye’de Konut Balonu
Son günlerde herkesin kafasında aynı soru var. “Bu ortamda ev almak ne kadar mantıklı?”. Çoğunluk bu soruyu sorup, beklemeye geçtiği için de azalan konut satışları ile birlikte, “Emlak balonu var mı?” sorusu akıllara gelmeye başladı. Geçen ay konut reklamlarına ilişkin olarak yazdığım yazıda da belirttiğim üzere, özellikle son 15 günde, konut reklamlarının sayısında da belirgin bir artış var.
Son 1 haftada, gerek ulusal gerekse uluslar arası gazetelerde Türkiye’de bir konut balonu riski oluştuğuna ilişkin çeşitli yazılar yayımlanmaya başladı. Özellikle, TÜİK’in açıkladığı Nisan konut satış verileri sonrasında, konut satışlarının bir önceki yılın aynı dönemine oranla %7.5 azaldığının ortaya çıkmasıyla, konuyla ilgili endişeler de artış gösterdi.
TÜİK’in açıkladığı verilere göre, 2014 yılının ilk dört ayında konut satışları, bir önceki yılın aynı dönemine göre %7.5 azalırken, konut kredisi aracılığıyla satılan konutlar ise %33.5 düştü. Yüksek siyasi tansiyon ve artan kredi faiz oranları, ev satışlarını etkileyen en önemli faktör diyebiliriz. Uzmanların verdiği bilgilere göre, Türkiye’de şu anda satılmayı bekleyen konut sayısı 1 milyonun üzerinde. Gerçekten de, sahibinden.com’a girip baktığımızda satılık ev adedinin 1.138.806 olduğunu görebiliyoruz. Bu sayı günden güne artıyor.
Geçen hafta New York Times gazetesinde yayımlanan bir makalede, Türkiye’de düşük faiz ortamın katkısıyla inşaat sektörünün çok büyüdüğünü, ama genişlemeci politikaların sona ermesiyle birlikte artan faizler nedeniyle, ekonominin yavaşladığını bunun da konut satışlarını etkilediğini, konut balonunun her an patlayabileceğini, Mall of İstanbul projesinin de Türkiye konut piyasasının Titanic’i olabileceği belirtildi. 2 ay kadar önce Forbes dergisinde yayımlanan bir başka makalede ise, Sapphire Tower örnek gösterilerek, konut balonuna işaret eden bir takım analizler yapılmıştı.
Devamını okumak için aşağıdaki sayfa numaralarına tıklayınız.